OĞUZLAR..BOZOKLAR..ÜÇOKLAR..OĞUZ YABGULUĞU.

OĞUZLAR

Oğuzlar, Oğuz Kağan Destanı'na göre 24 boydan ve Kaşgarlı Mahmud’un Divânu Lügati't-Türk eserine göre 22 boydan oluşan Orta Asya kökenli en kalabalık Türk boyu. Günümüzde Türk nüfusunun çoğunluğu Oğuz boyundandır.



7. yüzyıl civarında konar-göçer bir yapıyla yer değiştirmeye başlamışlar ve coğrafi olarak Bizans İmparatorluğu kayıtlarına göre önce Balkanlara yayılmışlardır. Oğuzlar, Türkiye, Azerbaycan, Türkmenistan, İran, Irak, Suriye, Mısır ve Balkanlarda (Bulgaristan, Romanya, Yunanistan, Makedonya, Kosova, Sırbistan) yaşayan Türklerin atası sayılmaktadırlar.
Destanlara göre Oğuzlar Oğuz Han'ın 6 oğlu ve onların 4'er oğlundan meydana gelmişlerdir. Meydana gelen bu 24 boyun ayrı adı ve unvanları vardır. Bu bölümleme Oğuz Kağan Efsanesi'nden kaynaklanmaktadır
Bu boyların Bozoklar ve Üçoklar olarak ikiye bölünmesi ise daha sonradır. Bu iki ana kol arasında çıkan anlaşmazlıklar, boyların bir kısmının batıya göçmesine neden oldu. Bir kısmı da Göktürk Devleti'nin kurulması ve Ötüken'i işgali nedeniyle batıya göçmüştür (6. yüzyıl). Kalanlar Göktürk egemenliği altına girmiştir.
630'da ilk Göktürk devletinin zayıflayıp Çin kontrolü altına girmesiyle tekrar birleşmeye başlamışlarsa da İkinci Doğu Göktürk Devleti kurulunca fazla direniş gösteremeden tekrar egemenlik altına girdiler (7. yüzyıl sonları).745 yılında İkinci Doğu Göktürk Devleti de yıkılınca batıya ve Çin'e göçmüş birçok Oğuz Boyu da Ötüken'e geri dönerek Kutluk Bilge Kağan'ın kurduğu Uygur Devleti çatısı altında birleşti. Altayların batısındaki ve Tanrı Dağları bölgesindeki Oğuz toplulukları ise Gök Türklerin batı kolu olan Türgiş ya da Türkeş Kağanlığına bağlı olarak varlıklarını sürdürdüler. 760'lı yıllarda bölgeyi ele geçiren Karluk boyunun kurduğu devlette yer aldılar. Bu boyun öncülüğünde Yağma ve Çiğil boylarının da katılımıyla kurulan Karahanlı Devleti içinde Oğuz boyları da vardı. 10. yüzyılda Hazar Denizi'nin doğusunda Oğuz Yabgu önderliğinde ilk devletlerini kurdular.1000 yılında Kıpçaklar tarafından yıkılan bu devletten sonra Oğuzlar ikiye bölündü, bir kısmı kuzeye giderek bugünkü Kırım, Kazak, Bulgar ve Tatarların atası oldular; bir kısmı da Selçuk Bey önderliğinde güneye indiler, İslamı kabul edip İslâm orduları hizmetine girdiler. Doğu'daki Oğuz kitlelerinin tarihi başka yönde gelişti. 840 yılında Uygur Devleti Kırgızlar tarafından yıkılınca Oğuzların asıl büyük göçü başladı ve Asya'nın dört bir tarafına ama daha çok kitleler halinde batıya göçtüler ve öteki kandaş boylarla birleştiler.
Oğuz kitleleri içinde Kınık boyundan olup ataları Selçuk'un adından ötürü Selçuklular olarak anılmaya başlayan bir kol Tuğrul Bey önderliğinde 1038 yılında Irak ve İran'da Büyük Selçuklu İmparatorluğu'nu kurdu. Etrafta dağınık yaşayan diğer Türk boyları da bu İmparatorluğa katıldı.1040'da Merv yakınlarındaki Dandanakan Savaşı'nda Gaznelileri yendiler.
Selçuklu egemenliği İran, Horasan, Merv, Irak, Suriye, Güney Kafkasya ve Anadolu'da bir asırdan fazla sürdü. Son büyük sultanları Sencer'in 1141'de Semerkant ile Buhara arasında bulunan Katavan mevkiinde Moğol kökenli Karahıtaylılar'a yenilmesi ile devlet çözülmeye başladı. 1153'te kuzeydoğudan gelen Karahıtaylar ve Karluklar tarafından imparatorluk yıkılınca Oğuzlar dağıldı. Dağılan bu boyların kimi Harzemşahlara bağlandı, kimi Horasan'a, Kirman'a göçtü, kimileri de daha batıya gidip Irak'a, Suriye'ye yerleşti, kimileri de Anadolu Selçuklu Devleti'ne katıldı. Bunlardan sonra kurulan Akkoyunlu, Karakoyunlu, Safevi Devletleri, Alemdarlar, Anadolu beylikleri, Osmanlı İmparatorluğu, Suriye, Irak ve Azerbaycan'da çeşitli beyliklerde de Oğuz Kağan Destanı mevcuttu.

Etimoloji

"Oğuz" daha doğrusu "Oguz" sözünün yapısına dair birçok görüş vardır. Etimoloji açıklamalarından birisi şu şekildedir: Ok+u+z "Oklar; boylar".
"Oğuz" sözü, kendi orijinal yapısı yanında, tarihte birçok şekilde kullanılmıştır. Bizanslar "Uz" der, Araplar "Guz" der.


Teşkilat

Türk-Oğuz geleneklerine göre idarî ve sosyal teşkilat, ikili bir yapı oluşturmaktaydı. Bu geleneğe uygun olarak Oğuzlar, Bozoklar ve Üçoklar olmak üzere on ikişer boydan iki ana kola ayrılmışlardı. Her boyun, idarî ve sosyal mevkilerini yansıtan orun ve ongunları vardı.Yine Oğuz geleneklerine göre Bozoklar hâkim unsur, Üçoklar ona tâbiydi.
24 Oğuz boyunu önce iki kolda (Bozoklar ve Üçoklar) daha sonra Oğuz Han'ın 6 oğluna ve son olarak da onların 4 oğluna ayırmaktadır. Listelerin kaynakları, Kaşgarlı Mahmud ve 14. yüzyılda yaşayan Reşideddin'e dayanmaktadır. Reşidüddin 24, Kaşgarlı Mahmut ise 22 boy saymaktadır.

Bozoklar

Bozoklar, Türk mitolojisinde "göksel boylar"ı (semavi kavimleri) ifade etmek için kullanılan bir kavramdır. Bunlar, Oğuz Han’ın ikinci (gökten inen) eşinden olan üç oğlu ve onlardan türeyen boylardır. Altın Yay’ın sahibidirler. 24 Oğuz boyundan 12'sini oluştururlar.

Bozok Boyları

Ok sözcüğü birçok kaynakta boy anlamında kullanılmıştır. Boylara ok anlamını içeren adlar verilir. Onok, Bozok, Üçok. Yine bu sözcükle bağlantılı Oğuz ve Oğur kelimeleri de benzer biçimde kullanılır. On Oğur, Beş Oğur, Şar Oğur, Dokuz Oğuz gibi… Oğur ve Öğür (Bölük) kelimeleri de yakından ilişkilidir. Okruk sözcüğü hem Türkçede hem de bazı Sibirya özerk devletlerinde Devlet (günümüzde Cumhuriyet) demektir. Hungar (Macar) sözcüğünün Onoğur’dan geldiği düşünülmektedir.Anadolu'ya gelen Oğuzlardan Bozoklu topluluklarının bugünkü Yozgat bölgesini yurt tutmalarından ötürü, bu bölge Cumhuriyet'e değin Bozok adıyla anılmıştır. Anadolu beyliklerinden Osmanlılar Bozok boylarının kurduğu devletlerdir. Bozoklara "Dış Oğuz" da denir, sağ tarafta yer alırlar.

Kün Alp / Gün Han Sembolü Şahin'dir. Oğulları:

a) Kayı: Sağlıklı, katı anlamındadır. Üç kıta ve yedi denizde altı yüz yıldan fazla iktidarda olan Osmanlı sülalesi bu boydandır.
b) Bayat / Bayad: Zengin, saygın manasındadır. Maraş ve çevresine hâkim olan Zülkadiroğulları, İran'da yaşayan Kaçarların bir kolu (Şamabayatılar), Horasan'da Kara Bayatlar, Maku ve Doğubeyazıt hanları, Erbil ve Kerkük Türkmenlerinin çoğu bu boydandır.
c) Alkabölük / Alkaevli: Nereye gitse başarır anlamındadır. Türkiye ve Âzerbaycan'daki Alaca, Alacalılar adı taşıyan yerler bu boyun hatırasıdır.
d) Karabölük / Karaevli: Siyah odalı, siyah çadırlı anlamındadır. Karalar ve karalı gibi coğrafî yer adları bunlardan kalmadır.

Ay Alp / Ay Han Sembolü Kartal'dır. Oğulları:

a) Yazgur / Yazır: Çok ülkesi olan demektir. Ak Yabqu dönemindeki Yenikent yabguları, Batı Türkistan'daki Cend Emirleri, Karadaş denilen Horasan yazırları, Toroslardaki Gündüzoğulları Hanedanı bu boydandır.
b) Düger / Tohar: Birikenler, döğüşenler anlamındadır. Yenikentli Vezir, Aydur, Harput-Diyarbakır-Mardin hâkimleri, Artuklular, Sincar-Siverek, Suruç arasındaki eski Caber Beyleri, Memluklar devrinde Halep, Hama elleri, Hazar Denizi doğusundaki Saka Boyu Toharlar; Malatya Toharıs, Dağıstan'daki Digor ve Kars ve Arpaçay sağındaki Digor kazası bu boydan hatıradır.
c) Totırka / Dodurga: Ülke almak ve hanlık yapmak anlamındadır. Sivas doğusundaki Tüdergeler bu boydandır.
d) Yaparlı: Mis kokulu anlamındadır. Misk ticareti yapan Yaparlı oymağı bu boydandır. Yaparlı oymağının Akkoyunlu ve Giraylı camilerinin mihrap duvarına bu güzel ıtriyattan kattıklarından hâlâ kokmaktadır. Diyarbakır ve Kırım'da hatıraları vardır.

Uldız Alp / Yıldız Han Sembolü Tavşancıl'dır. Oğulları:

a) Avşar / Afşar: Çevik ve vahşî hayvan avına hevesli, avcı anlamındadır. Huzistan beyleri, Konya'daki Karamanoğulları, Nadir Şah ve hanedanı, Urumiye ve Horasan Avşarları bu boydandır.
b) Kızık / Kırık: Çok ciddi ve kuvvetli anlamındadır. Gaziantep, Halep ve Ankara çevresindeki Kızıklar, Doğu Gürcistan'da ve Şirvanın batısındaki ovalığa Kazak adını verenler bu boydandır. Kırıklı aşiretleri bu boyun nişanesidir.
c) Bekteli / Beğdili: Ulu, aziz anlamındadır. Harzemşahlar, Halep çevresindeki Beydililer bu boydandır.
d) Kargın / Karkın: Taşkın ve doyurucu anlamındadır. Akkoyunlu ve Halep-Hatay bölgesindeki Kargunlar, Azerbaycan'daki Karhun köyleri bu boyun adındandır.

Etimoloji

Boz “gri renk” ve Ok sözcüklerinin bileşimidir. Moğolcada "Bosoh" fiili yükselmek, güneşin doğması anlamlarına gelir. (Ok) kökü Türkçede silah, sivrilik, öğrenmek, öğreticilik, okul anlamları içerir.

Üçoklar

Üçoklar, Türk mitolojisinde "yersel boylar"ı (arzi kavimleri) ifade etmek için kullanılan bir kavramdır. Bunlar, Oğuz Han’ın ilk (yerden çıkan) eşinden olan üç oğlu ve onlardan türeyen boylardır.

Üçok Boyları

Gümüş Oklar’ın sahibidirler. 24 Oğuz boyundan 12'sini oluştururlar. Yerle ilgili unsurları temsil ederler. Sözcük, üç oka sahip olanlar manası taşır. Ok sözcüğü birçok kaynakta boy anlamında kullanılmıştır, Onok, Bozok, Üçok. Yine "Oğuz" ve "Oğur" kelimeleri de benzer biçimde kullanılır. On Oğur, Beş Oğur, Şar Oğur, Dokuz Oğuz gibi… Üçoklara "İç Oğuzlar" da denir, sol kolu teşkil ederler.

 

 

Kök Alp / Gök Han Sembolü Sungur'dur. Oğulları:

a) Bayan: Her zaman nimetle dolu yer anlamındadır. Akkoyunlular sülâlesi, İzmir'den Gence'ye kadar Bayandur adlı yerler bu boydan gelir.
b) Beçene / Peçenek: İyi savaşçı anlamındadır. Karadəniz kuzeyi ile Balkanlarda göçen ve 1071 Malazgirt ile 1176 Miryakefalon meydan muharebelerinde Bizanslardan ayrılarak Selçuklular safına geçen Peçenekler, Ankara Çukurova Halep bölgelerindeki Türkmen oymaklarından Peçenekler bu boydandır.
c) Çavuldur / Çavundur: Ünlü, şerefli, çevik anlamındadır. Türkmenistan'da Mankışlak Çavuldurları, Çorum çevresindeki Çavuldur ve Anadolu'daki Çavdar Türkmen oymakları, Erzurum ve çevresindeki Çavundur adlı köyler bu boyun adından alınmıştır.
d) Çepni: Düşmanı nerede görse savaşıp, çarpan, vuran ve hızlı savaşan anlamındadır. Rize-Sinop arasındaki çok usta demirci Çepniler, Kırşehir, Manisa, Balıkesir çevresindeki ve Kars ile Van bölgelerinde Türkmen Oymağı Çepniler bulunmaktadir.

Tağ Alp / Dağ Han Sembolü Uçkuş'tur. Oğulları:

a) Salur: Nerde yetişirse kılıç ve çomağı ile iş görür anlamındadır. Kars ve Erzurum hakimleri, Salur Kazan Han sülalesi, Sivas ve Kayseri hükümdarı âlim ve şair Kadı Burhaneddin Ahmed ve Devleti, Fars Atabegleri, Salqurlar, Horasan'daki Teke Yomut ve Sarık adlı Türkmenlerin çoğu bu boydandır.
b) Eymür / İmir: Çok iyi ve zengin anlamındadır. Akkoyunlu, Zülkadirli ve Halep Türkmenleri içindeki Eymürlü / İmirli oymakları, Çıldır ve Gürcistan'daki bazı Terekeme Oymağı bu boydandır.
c) Alayuntlu / Alayundlu: Alaca atlı, hayvanları iyi anlamındadır. Yonca kelimesi bu boyun hatırasıdır.
d) Yüregir / Üregir: Daima iyi iş yapan ve düzen kuran, kurucu anlamındadır. Orta Toros ve Çukurova Üçoklu Türkmenlerinin çoğu, Anadolu'daki Ramazanoğulları bu boydandır.

Tengiz Alp / Deniz Han Sembolü Çakır'dır. Oğulları:

a) Iğdır: Yiğitlik, büyüklük anlamındadır. Anadolu'da yüzlerce yer adı bırakan Iğdırlar, İran'da büyük Kaşkay eli içindeki Igdir ve Iğdır, bu boyun hatırasıdır.
b) Begdüz / Büğdüz: Herkese tevazu gösterir ve hizmet eder anlamındadır. Peygamber Muhammed'e elçi giden (622-623 yılları arasında Medîne'ye varan), Begdüz Emen soyu temsilcisi ve Yenikent yabgularından Şahmelik'in Atabeyi Kuzulu, Halep Türkmenlerinden Begdüzlər bu boydandır.
c) Yıva / Iva: Derecesi hepsinden üstün anlamındadır. Büyük Selçuklu Sultanı Melikşah'ın (1072-1092) döneminde Suriye ve Filistin'i feth eden Atsız Bey, XII yüzyılda Hemedanın batısında Cebel bölgesi hâkimleri Berçemoğulları, Haçlıları Halep çevresinde yenen Yaruk Bey, Güney Azerbaycan'daki Kaçar elinin Yıva Oymağı bu boydandır. Ankara'da çok tanınan Yıva kavunu bu boyun yerleştiği ve adları ile anılan köylerde yetişir.
d) Kınık: Her yerde aziz, muhterem anlamındadır. Büyük Selçuklu ve Anadolu Selçuklu devletleri, Orta Toroslardaki Üçoklu Türkmenler, Halep-Ankara ve Aydın'daki Kınık Oymakları bu boydandır.

Oğuz Yabguluğu

Oğuz Yabguluğu veya Oğuz Yabgu Devleti, Kiev Knezliği tarafından yenilgiye uğratılan Hazar Kağanlığı'nın gücünü kaybetmesiyle Hazarlar'a bağlı olarak Hazar denizi ile Aral gölü arasında ve civarında yaşayan Şamanist Oğuzlar, 950 yıllarında Hazarlardan kopuk bağımsız dönem yaşamaya başlamışlardır. Yabguluk 1040 yılına kadar sürmüş ve daha sonra da Büyük Selçuklu Devletinin bir parçası haline gelmiştir.
Hazar Devletinde subaşı görevinde bulunan ve Selçuklu devletinin kurucusu olan Selçuk Bey'in Oğuz Yabgusunun arası giderek açıldı. Selçuk Bey ve Selçuk Bey'e bağlı boylar İslamiyet'e girince Selçuk Bey, Müslümanlar, gayrimüslimlere haraç vermez diyerek, Yabgu'nun haraç memurlarını kovdu ve bağımsızlığını ilan etti. Selçuk Bey ve bağlı boyları daha sonra güneye indiler.
Oğuz Yabgusu çevresindeki tüm devletlerle ihtilaflydı.Peçenekler, Kıpçaklar ve Karluklarla husumet içindeydiler. Oğuz-Kıpçak Savaşlarını konu alan Dede Korkut Destanı'nın bu dönemde yaşanan olaylar üzerinde yazıldığı düşünülmektedir.

Siyasi Tarih

Oğuz Yabgu Devleti, Oğuz Türklerinin 10. yüzyıl'ın ilk yarısında, kışlık merkezi Yengi-kend olarak kurdukları bir devletti.Bu devletin başında Yabgu bulunuyor, Kül Erkin unvanlı bir başbuğ ona naiplik yapıyor, orduyu da Subaşı idare ediyordu. Yabgu Devleti’nin komşuları Peçenekler, Kıpçaklar ve Hazarlar’la münasebetinin pek dostane olmadığını gösteren deliller vardır. İbni Fadlan (10. yüzyılın ilk çeyreği) ve El-Mes‘udi’ye göre, aralarında savaş eksik değildi. Harezm’in yerli hanedanı Afrigiler, Oğuz baskısı altında idiler. Oğuzlar’ın doğudaki komşuları Karluklar ile de mücadele halinde oldukları, aralarındaki savaşlardan birinde, Oğuz Yabgusu’nun ölmesinden anlaşılıyor.
Diğer taraftan Kaşgarlı Mahmud, Oğuzlar’la Çiğiller arasında köklü bir düşmanlıktan bahseder. Kuzeyde Kimekler ile ise bazen dostça, bazen hasmane münasebetler devam edip gidiyordu. Bu Oğuzlar, umumî “Türk” adı yanında, yine siyasî bir isimlendirme olarak “Türkmen” adını da taşıyorlardı ki Müslüman ülkelerine geldikten sonra İslam kaynaklarında bu isimle de anılmışlardır.

Oğuz Yabgu Devleti’nin tarihi hakkında başkaca açık bilgiye rastlanılmıyor. Son Oğuz Yabgusu olarak Ali Han adında birini zikreden ve Selçuklular’ın ilk zamanlarında, “can düşmanı” olarak Tuğrul ve Çağrı Beyleri hayli uğraştırdığını bildiğimiz meşhur Çend “hakimi” Şah-melik’i de Ali Han’ın oğlu olarak gösteren Reşidü’d-din’in (14. yüzyıl'ın ilk çeyreği) bu malumatı “destanî” mahiyette görülmektedir. Divân-ı Lügati't-Türk'teki Oğuz illeri; Karnak, Sapran, Sitgün, Karaçuk, Cend, Yengi-kend, Sugnak'tır.

Yorumlar

  1. böyle bilgi görmedim okadar tarih araştırması yaptım böyle bilgi yok

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Popüler Yayınlar

DEMLEN RAKI

GİZEMLİ KELİME.!!

Oruc Nedir ve kökeni nereden gelir...Turan Dursun

SINAV SORUSU..

Saint Benoit tarihi

Amerikan Siyasi Partileri

Paradigma nedir?

İslamiyetten önce Arap yarımadası..!!!‏