12 Eylül darbesi ve Atatürk'ün gizlenen vasiyeti..!

 Türkiye 12 Eylül 1980 günü Cumhuriyet tarihinin üçüncü darbesini yaşamıştır! Bilgisizlik ortamı içerisinde birbirine düşürülen halkımız, bir tarafta Sovyet korkusu, diğer tarafta ABD emperyalizminin baskısı ile iki tarafa bölünmüş, yıllarca Türk gençlerinin enerjileri bu iki gücün eğilimleri doğrultusunda harcanmıştır! Binlerce kişi cezaevlerinde işkencelere maruz kalmıştır. işkenceye maruz kalan sadece kişiler değil, Türkiye Cumhuriyeti devletinin tüın devlet mekanizması da işkenceden geçirilmiştir! Devletimizin dinamikleri Batı’nın isteklerine uygun olarak şekillendirilmiştir. Devletin işleyiş sisteminde ise12 Eylül cuntacılarına doğrudan bağlı, onların ağzından çıkacak tek bir lafa bakacak biçimde merkezileştirilmiştir. 12 Eylül döneminde Atatürk ismi altına gizlenerek cuntacı generaller milletimize ihanet etmişlerdir. Devletimizin kurucusu 1.Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk'ün ölümünden 50 yıl sonra açıklanmasını emrettiği vasiyet, 10 Kasım 1988 yılında dönemin 7.Cumhurbaşkanı Kenan Evren tarafından hukuk dışı bir şekilde "Ortam müsait değil ve millet hazır değil" diyerek açıklanmamış ve üzerine 25 yıl daha yasak konularak işlem yapılmıştır. Bu durum hem Türk devlet geleneğine hem de medeni kanuna aykırıdır. Evren’in, Atatürk’ün gizli evrak, belge ve bunlarla ilgili Atatürk’ün yorumlarının yer aldığı 400 sayfalık mühürlü kitap şeklindeki defteri; ilk olarak 1982 yılında Latin harflerine tercümesini başlattığı yazılmıştır. Daha sonra ise 1983 yılında bu çevirileri okuyarak “Ortam müsait değil” diyerek açıklamadığı ve üzere hukuk dışı bir şekilde 25 yıl daha yasak koydurduğu ortaya çıkmaktadır. Tüm bu gerçekleri, gizlenen vasiyetname ile ilgili kamuoyunu bilgilendiren Aytunç Altındal: “Cumhurbaşkanı Kenan Evren ve o günkü Başbakan Turgut Özal bunları okudular. Ancak bu görüşlere, bu fikirlere toplumun henüz hazır olmadığını öne sürerek bunların açıklanmasını engellediler. 1988’de Atatürk’ün vasiyetinin üstüne 25 yıllık yeni bir yasak konuldu” diyerek bir kez daha halkımızın gözleri önüne sermiştir! Açıkladığımız belgelerde cuntacıların Atatürk’ün 50 yıl sonra açıklanmasını istediği vasiyetinde bulunan evrakın tek merkezde toplandığını belirtmiştik, Daha sonra tercümesi yapılan evraklar Evren tarafından okunmuş ve üzerine 25 yıllık yasak daha konulmuştur. Bu süreç içerisinde Evren devamlı olarak Atatürk’e ait kasaların bulunmadığını, dolayısı ile gizlenen vasiyetin de bulunmadığını iddia etmiştir ve bir süre gizlenen vasiyetname gündem dışı kalmıştır! Şimdi sıkı durun... Evren’in başrolündeki tiyatroyu ilk kez ve yine ilk defa açıklanan belgelerle Türk halkının gözleri önüne sereceğiz.! Kenan Evren kamuoyunun baskılarına dayanamayarak Atatürk’ün daha önceden boşaltılmış kasalarını 1990 yılın-da açtırmış ve içlerinin boş olduğunu, Atatürk’e ait kasaların ve vasiyetin “rivayet” olduğunu devrin gazetelerine gösteriş yaparcasına halkımızı inandırmak için büyük bir oyun oynamıştı! Oysaki Kenan Evren dahil, cuntacılar gayet iyi biliyorlardı ki kasaların boş olması doğaldı ! Çünkü 1964’te kasalar zaten boşaltılmış, Atatürk’e ait tüm gizli evrak ve belgeler (tuttuğu 105 adet dosyada buna dahil) çeşitli kurumlara gönderilmişti. Hatta darbeden sonra yine belgesini açıkladığımız üzere özel bir yasa ile dağınık bir şekilde tutulan Atatürk’e ait gizli evrakı bir andıç yayımlayarak A ATASE dairesinde “tek merkezde” toplamışlardı! Fakat Türk halkını kandırmak amacı ile kasaların Gazi’ye ait olmadığına, dolayısı ile gizlenen vasiyetin de bulunmadığına inandırmak istemişlerdi ve devrin iktidarına verilen bir emirle bu tiyatro başlamıştı! Bu oyun 1990 yılındaki gazetelerin manşetlerini süslemiştir. Bugünkü hangi parti ve hangi yetkili organ olursa olsun, Ata'yı gizlemeye devam ettikçe tarihin gaflet çukurunda anılmaya kürek çekmekten başka anılacakları hiçbir şeyleri olmadığını anlamalılar. Tabii durumlarının Kenan Evren ve diğer devlet görevlileri gibi olmasını istemiyorlarsa... Bir an önce Atatürk'e ait gizli evrak, belge ve 400 sayfalık gizli vasiyetinin yazılı olduğu 105. dosyası halkımıza, devletimizin tüm organlarının, ortak yetkililerinin bulunduğu bir basın açıklaması ile duyurulmalıdır. (Alıntı~Atatürk'ün gizlenen vasiyeti-Baran Aydın)

Yorumlar

Popüler Yayınlar

DEMLEN RAKI

GİZEMLİ KELİME.!!

OĞUZLAR..BOZOKLAR..ÜÇOKLAR..OĞUZ YABGULUĞU.

Oruc Nedir ve kökeni nereden gelir...Turan Dursun

SINAV SORUSU..

Saint Benoit tarihi

Amerikan Siyasi Partileri

Paradigma nedir?

İslamiyetten önce Arap yarımadası..!!!‏